Hesperidin, öncelikle turunçgillerde bulunan bir tür bitki pigmenti olan bir biyoflavonoiddir.
Portakal, greyfurt, limon ve mandalina hesperidince zengindir. Bu bileşen; antioksidan ve anti inflamatuar etkilere sahiptir.
Hesperidin’in kanser tedavisinden sıcak basmasına kadar çok çeşitli sağlık yararları sağladığı düşünülür.
Maddenin özellikle kan damarları üzerinde faydalı etkileri olduğu düşünülmektedir. Alerjiler, hemoroidler, yüksek tansiyon, sıcak basması, saman nezlesi, sinüzit, menopoz ile lişkili semptomlar, adet öncesi sendromu ve varisli damarlar dahil olmak üzere bir dizi sağlık sorunu için doğal bir çare olarak kabul edilir.
Hesperidin’in ayrıca dolaşımı iyileştirdiği, iltihaplanmayı azalttığı ve kanserle savaşmaya yardımcı olduğu da düşünülmektedir.
Takive formda da alınabilen bileşeni esasen doğal yollarla vücuda sağlamak mümkündür.
Daha fazla miktarda limon, portakal, mandalina ve greyfurt tüketmek bu bakımdan yardımcıdır.
Nane bitkisinin taze ve kurutulmuş formları da bir başka önemli kaynaktır.
Önerilen bir hesperidin dozundan söz etmek için yeterli bilimsel veri yoktur. Klinik çalışmalar çeşitli dozlar kullanmıştır.
Örneğin hesperidin’in bacaklardaki dolaşımı iyileştirmedeki rolünü araştırmak için 150 mg hesperidinmetil kalkon, 150 mg kasap süpürgesi kökü ekstresi ve 100 mg askorbik asit içeren bir ürün kullanılmıştır.
Daha genel olarak, bazı çalışmalarda 4-12 haftalık bir süre boyunca 600 mg’a kadar çıksa da, çalışmalarda tipik olarak 50-150 mg’lık dozajlar kullanılmıştır.
Ancak, bu miktarların herhangi birinin uzun süreli kullanımının güvenliği yeterince araştırılmamıştır.
Sizin için uygun doz, yaşınız, cinsiyetiniz ve tıbbi geçmişiniz gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.
Karın ağrısı, ishal , kontakt dermatit ve mide bulantısı gibi bir dizi yan etkiyi tetikleyebilir.
Hesperidin takviyeleri, belirli ilaçları (tansiyon ilaçları dahil) alan kişiler için güvenli olmayabilir.
Bu nedenle, hesperidin’i diğer ilaçlarla birlikte kullanmayı düşünüyorsanız, doktorunuza danışmanız önemlidir.
Klinik araştırmalar, hesperidin’in kanın pıhtılaşmasını etkileyebileceğini ve kanama riskini artırabileceğini düşündürmektedir.
Antikoagülan/antiplatelet ilaç kullananlar ve kanama bozukluğu olanlar hesperidin almamalıdır. Ek olarak, ameliyattan sonraki iki hafta içinde (öncesi ve sonrası) hesperidin ve narenciye gibi yiyeceklerden kaçınmak en güvenli yoldur.
Bilgilendirici makalelerimizden, güncel ürün ve fiyat listelerimizden, kampanyalarımızdan haberdar olmak için bültenimize abone olabilir ve instagram sayfamızı takip edebilirsiniz.
Diğer Blog Yazılarımıza Göz Atın!
Sığla Yağı Yabani Kekik İç Pikan Cevizi Günlük Reçinesi Yerel Tohumlar Tahin Susam Ezmesi Günlük Buhuru Enerji Temizliği Gökova Susamı Kantaron Yağı Adaçayı Üzerlik Tohumu
Kimchi baharat karışımı, Kore mutfağının vazgeçilmez bir öğesi olan kimchi’ye otantik lezzetini kazandırır. Gochugaru, balık…
Taze kişnişin sabun gibi algılanmasının temel nedenleri genetik yatkınlık, kimyasal bileşim, kültürel alışkanlıklar ve psikolojik…
Zeytinyağı, sağlıklı yaşamın önemli bir parçası olmasına rağmen, piyasada sahte ürünlerle karşılaşma riski bulunmaktadır. Sahte…
Rujların sağlığa zararlı olup olmadığı, içeriklerinde kullanılan maddelere ve kullanım alışkanlıklarına bağlıdır. Doğal ve kaliteli…
Lip balm doğru şekilde kullanıldığında dudak sağlığı için faydalıdır. Ancak aşırı kullanım, psikolojik bir alışkanlık…
Brassaiopsis glomerulata, özellikle Güneydoğu Asya’da, Vietnam ve Çin gibi bölgelerde yetişen bir bitki türüdür. Araliaceae…