Makrobiyotik beslenme (macrobiotic diet); tüketilen ana besinlerin tam tahıllar, yerel taze sebzeler, deniz sebzeleri ve bakliyatlar olduğu bir diyet programıdır.
Mevsim meyveleri, kuruyemişler, tohumlar ve haftada iki ila üç kez beyaz balık diyet boyunca tüketilir.
Et, süt ürünleri, diğer birçok hayvansal ürün, belirli meyve ve sebzeler ve bazı genel içecekleri diyetin dışında bırakıldı.
Diyet 1970’lerde oldukça popülerdir. ”Makrobiyotik” terimi, doğa ile uyum içinde yemek yemeyi ve yaşamayı ifade eder. Amaç, uzun ve sağlıklı bir yaşamı teşvik etmektir.
Bu diyetin arkasındaki fikir; modern, batılı bir diyetin kanser gibi birçok hastalığa neden olmasıdır. Diyet yapan insanlar, sağlığın anahtarının, yaşadığınız yerden işlenmemiş, tam gıdalarla ağırlıklı olarak vejetaryen bir diyet yemek olduğuna inanırlar.
Bu diyetteki ana yiyecekler tam tahıllar ve tahıl ürünleri, sebzeler, deniz sebzeleri ve bakliyatlardır. Diğer yiyecekler balık ve deniz ürünleri, meyveler, içecekler ve atıştırmalık yiyeceklerdir.
Diyet:
Makrobiyotik diyet ayrıca aşağıdakiler de dahil olmak üzere yaşam tarzı önerilerini de kapsar:
Sadece açken yemek ve sadece susadığında su içmek,
Yiyecekleri yutmadan önce sıvılaşana kadar iyice çiğnemek,
Yiyecekleri pişirmek ve saklamak için sadece ahşap, cam ve porselen gibi doğal malzemeler kullanmak,
Mikrodalga fırınlardan ve elektrikli ocaklardan kaçınmak,
Pişirmeden veya içmeden önce suyu arıtmak,
Aromalı, kafeinli veya alkollü içeceklerden kaçınmak.
Bu diyet; basitçe kilo kontrolünden çok, gıdanın felsefenin köşe taşlarından biri olduğu dengeli bir yaşam tarzı yaratmakla ilgilidir.
Amacınız kilo vermekse, o zaman makrobiyotik bir yeme biçimini benimseyerek kilo vermeniz muhtemeldir, ancak protein açısından zengin gıdaları çok fazla karbonhidratla değiştirmemeye dikkat etmek gerekir.
Tahıllar ve pirinç gibi nişastalı karbonhidratların fazla yenmesi kolaydır. Araştırmalar, makrobiyotik rejimin kalp sağlığı üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu ve aynı zamanda daha düşük kan lipitleri ve kolesterol artı kan basıncı yönetiminde faydalar bildiren çalışmalar olduğunu göstermektedir.
Bu kısmen, rejimin bitki bazlı, az yağlı, yüksek lifli doğası sayesindedir.
Planın diyetle ilgili yönleri, tip II diyabetliler ve reaktif hipoglisemi yaşayan diyabetik olmayanlar için de faydalıdır. Yani yemekten yaklaşık dört saat sonra kan şekeri seviyeleri aşırı derecede düşüktür.
Bilgilendirici makalelerimizden, güncel ürün ve fiyat listelerimizden, kampanyalarımızdan haberdar olmak için bültenimize abone olabilir ve instagram sayfamızı takip edebilirsiniz.
Diğer Blog Yazılarımıza Göz Atın!
Sığla Yağı Yabani Kekik İç Pikan Cevizi Günlük Reçinesi Yerel Tohumlar Tahin Susam Ezmesi Günlük Buhuru Enerji Temizliği Gökova Susamı Kantaron Yağı Adaçayı Üzerlik Tohumu
Sığla ağacı yağı, Anadolu'ya özgü Liquidambar orientalis ağacından elde edilen, antiseptik ve anti-inflamatuar özelliklere sahip…
Ajoblanco, sadece lezzetli bir çorba değil, aynı zamanda sağlık açısından da değerli bir yemektir. İçerdiği…
Sığla yağı, Anadolu'ya özgü sığla ağacından elde edilen değerli bir doğal üründür. Antiseptik, anti-inflamatuar ve…
Mor un, antosiyanin adlı güçlü antioksidanlar içeren, düşük glisemik indekse sahip sağlıklı bir un alternatifidir.…
Apilarnil, erkek arı larvalarından elde edilen doğal ve besleyici bir takviyedir. Yüksek protein, vitamin, mineral…
Bahçelerin, balkonların ve parkların en göz alıcı bitkilerinden biri olan kadife çiçeği (Tagetes spp.), hem…